Burcu ORAL EVREN | KARŞI GAZETE | ÖZEL

FİŞLEMEDE ÇAĞ ATLADIK

Çok tartışılan İç Güvenlik Paketi, bu hafta Meclis Genel Kurulu'nda görüşülmeye başlanıyor... 

Komisyon aşamasında muhalefetin çok sert eleştirdiği 130 maddelik paketin en çok tepki çeken başlıklarını, biz de Karşı Gazete okurları için tek tek gündeme taşıyoruz. 

AKP Hükümeti'nin bu düzenleme ile  hayatımızda neleri değiştirmeyi amaçladığını muhalefetin değerlendirmeleri üzerinden yazıyoruz...
 

Madde-1 ​Polis, artık istediğini 'soyacak!'

Madde-2 Yeni suç: "Tehlike, tehlikesi oluşturmak!"

TASARININ 4.  MADDESİ: "BOYALI SU  İLE FİŞLEME" GELİYOR 

CHP'nin pakete yönelik muhalefet şerhinde, tasarının 4. maddesi  için şu yorumlar yapıldı:

"Barışçıl gösterilerde, daha önce örneklerini gördüğümüz üzere, radikal örgütler, belki istihbarat örgütleri ve kolluk güçleri tarafından provoke edilerek olayların çıkmasından sonra, gösteriye katılan herkesin boyalı su sıkılarak işaretlenmesine fırsat verilecek.

Barışçıl gösteriye katılıp, şiddete bulaşmadığı halde polisin sıktığı boyalı su ile işaretlenen şahıslar gösteriden sonrada şiddet yaratan kimseler olarak yakalanacak, suçlanıp yargılanacaktır ve ağır cezalara çarptırılabilecektir.

"POLİSE, ORANTISIZ GÜÇ KULLANMA YETKİSİ VERİLİYOR"

Yine bu tasarının 4.maddesi ile getirilen başka bir düzenleme ile polisin yetkileri;

-Kendisine veya başkalarına, işyerlerine, konutlara, kamu binalarına, okullara, yurtlara, ibadethanelere, araçlara ve kişilerin tek tek veya toplu halde bulunduğu açık veya kapalı alanlara molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde, ” silah kullanmaya yetkilidir”-  şeklinde yeniden düzenlenmektedir.

Bu düzenleme ile Anayasa'nın  “yaşama hakkının” ihlali niteliğinde olarak kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığının korunmasının sınırları zorlanmaktadır.

"POLİS, DOĞRUDAN ATEŞLİ SİLAH KULLANABİLECEK"

Eklenen bu fıkra ile polise orantısız güç kullanma yetkisi verilmektedir.

Özellikle toplumsal olaylarda, molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs eden kişilere, “kademelilik” ve “ölçülülük” ilkesi gözetilmeden doğrudan kolluğa ateşli silah kullanma yetkisi verilmektedir.

Bu düzenleme ile kolluk, elinde ateşli silah olmadığı halde, yanıcı, yakıcı, yaralayıcı madde bulundurduğu gerekçesiyle silahını kullanıp ateş edecek ve bu da “yargısız infaz” ve “orantısız güç” tartışmalarını daha da alevlendirecektir."

MHP: ”BOYALI SU İLE FİŞLEYİP, SİNDİRECEKLER!"

Milliyetçi Hareket Partisi de maddeye ilişkin benzer bir değerlendirme yapıyor:

"Tasarının 4. maddesiyle; toplumsal olaylarda boyalı su kullanımı düzenlenmektedir. Madde gerekçesinden anlaşıldığı üzere Yargı yetkisinin bağımsız mahkemelerden alınarak kolluk makamlarına verildiğini göstermektedir. Boyalı su kullanımına ilişkin gerekçe “gerektiğinde boyalı su kullanmak suretiyle suçluların tespitine ve kalabalıklar dağıtıldıktan sonra yakalama işleminin yapılabilmesine yönelik bir düzenleme” olduğu şeklindedir.

BOYALI SU İLE SUÇLU TESPİT EDECEKLERMİŞ!

Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılan kişiler en başından suçlu ilan  edilmektedir. Tasarıya yön veren madde gerekçesinde savaş halinde bile sınırlandırılamayacak olan “masumiyet karinesi” açıkça göz ardı edilmektedir. Buradan tasarının asıl niyetine ilişkin kodları kolaylıkla görmekteyiz.

ÖNCE DAMGALAYACAK, SONRA YAKALAYACAK

Suçluların tespitine yönelik boyalı su kullanımı ise gösteri yürüyüşlerine katılan vatandaşların damgalanarak tespitine yöneliktir. Bu durum yalnızca toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlali anlamı gelmeyip aynı zamanda kişilerin şeref ve haysiyetlerini de derinden zedeleyecek bir nitelik taşımaktadır.

Boyalı su kullanımı kolluk faaliyetinin verimliliği için değil halkı muhalefet yapmaktan korkutmak için getirilmektedir. Bu bakımdan toplumsal olaylarda boyalı su kullanımı, olaylara müdahale değil tam anlamıyla bir fişleme yöntemidir."

HDP: "POLİSİN, GÖSTERİLERDE İŞLEDİĞİ CİNAYETLERE YASAL KILIF"

HDP'nin karşı oy yazısında ise boyalı su ile fişlemenin yanısıra polise tanınan 'silah kullanma yetkisi' ağır şekilde eleştiriliyor. Bu maddenin, polis cinayetlerine kılıf olduğu öne sürülüyor:

"Tasarının 4. maddesinde yapılan değişiklikler, polise açıkça öldürme yetkisi vermektedir. Tasarıda yapılan öneri ile kitlesel gösterilerde polisin kullandığı kimyasal gaz ve boya kullanımı, meşru kılınmaktadır. Bu düzenleme, polisin bunca zaman boyalı su kullanmasının yasal olmadığının da itirafı niteliğindedir.  

Düzenleme; molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, polisin saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde, silah kullanma yetkisi tanımaktadır.  Bu bend ile insan öldürme hakkını kendinde gören polis, 7 yılda 185 kişiyi katletmiştir.

Bu madde ile bu yetkisi sınırsız bir biçimde artarken, polis cinayetlerinin hiçbir cezai müeyyide ile karşılaşmamasının da garantisi verilmiştir. Bu düzenleme, polisin toplumsal gösterilerde işlediği cinayetlerin yasal hala getirilmesidir."

Burcu Oral Evren | KARSIGAZETE.COM.TR