CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, “Önerilen bin 300 TL’lik asgari ücret, TÜİK tarafından açıklanan bin 379 TL’lik açlık sınırının da altında yer almaktadır. 2016 yılında belirlenecek asgari ücret, alın teri döken işçilerimizin emeğinin karşılığı olarak bin 500 TL’nin altında olmamalı, asgari ücretin yükü işçiye, emekçiye yıkılmamalıdır” dedi.

Akkaya yaptığı yazılı açıklamada, yaklaşık 5,6 milyon işçiyi doğrudan ilgilendiren ve 2016 yılı Ocak ayından itibaren uygulanacak olan asgari ücretin belirlenmesi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yarın toplanacağını anımsatarak, milyonlarca işçi ve ailesinin geleceğini belirlemek için görüşmelere başlanacağını belirtti. Türkiye’de asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca işçinin açlığa ve yoksulluğa mahkum edildiğini kaydeden Akkaya, hükümet tarafından önerileceği belirtilen bin 300 TL’lik asgari ücret teklifinin, bir dizi soru işaretini de beraberinde getirdiğini ifade etti.

-VERGİ SİSTEMİNE DİKKAT-

Öncelikle, kamuoyuna da yansıdığı üzere bu artışın işverene getireceği ek maliyetin yükünün, yeni sigorta teşvikleri olarak işçiye, emekçiye yüklenmemesi gerektiğini belirten Akkaya, “5510 Sayılı Kanun gereğince sigorta primlerinden yapılacak her indirim, işçinin emekliliğinde düşük emekli aylığına neden olacak bir etki yaratacaktır. Halihazırda 2008’den sonra asgari ücretli olarak çalışan ve emekli olan işçilerimiz insanlık dışı emekli aylıklarına mahkum edilirken bu aylıkları daha da düşürecek uygulamalardan kaçınılmalıdır” dedi.

Asgari ücretin tespiti konusunda adil bir gelir vergisi sisteminin de düzenlemesi gerektiğini vurgulayan Akkaya, “Aksi takdirde asgari ücretliler 2016 yılının Eylül ayında ikinci gelir vergisi dilimine girebilecek ve asgari ücret bin 230 TL’ye kadar düşebilecektir” uyarısında bulundu.

-İKİ YIL TUZAĞI-

İş Yasası’nın 39. maddesindeki “asgari ücretin en geç iki yılda bir belirlenebileceği” hükmüne dayanılarak, asgari ücretin bin 300 TL’ye çıkarılması durumunda 2016 ve hatta 2017 yılında asgari ücrete başka hiçbir artış yapılmayacağı yönündeki haberlere de dikkat çeken Akkaya, şöyle devam etti:

“Oysa yerleşik uygulamada, asgari ücret her yıl yılın birinci ve ikinci altı ayları için ayrı ayrı belirlenmektedir. Bu uygulama sürdürülmediği takdirde, asgari ücrette kayda değer reel bir artış yaşanmayacak, sadece iki yılda yapılacak toplam artış peşin yapılmış olacaktır.

Önerilen bin 300 TL’lik asgari ücret, TÜİK tarafından Ekim 2015 tarihi itibariyle 4 kişilik bir aile için, açıklanan bin 379 TL’lik açlık sınırının da altında yer almaktadır. 2016 yılında belirlenecek asgari ücret, alın teri döken işçilerimizin emeğinin karşılığı olarak bin 500 TL’nin altında olmamalı, asgari ücretin yükü işçiye, emekçiye yıkılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki gerçek adalet ve kalkınma ancak yaratılanın eşit bölüşülmesiyle gerçekleşebilir.”