KORUMA KARARLARI ÇANTAYA KOYMAK İÇİN

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Gülsüm Kav, kadın cinayetlerinin 2012 tarihli yasa uygulanmadığı için arttığını belirterek “Yasa yapıldı ama kâğıtta bırakıldı. Zaten korunmaya çalışan kadınların ortak cümlesi, ‘Koruma kararı kâğıtta kalıyor’ oldu. Ölen kadınların çantalarından koruma kararları çıkıyor. Kolluk kuvvetleri yasanın maddelerini uygulamaya ayak diriyor. Kolluk, eski yasa yürürlükteymiş gibi davranıyor. Yeni yasayı hiç benimseyip özümsememiş. Kadını eve göndermeye yönelik geleneksel anlayış sürüyor” dedi.

POLİSİN ‘ÖLSEN DE KURTULSAK’ TEPKİSİ

Kolluk kuvvetlerinin yeni yasa ile koruma kararında “yetkilendirildiğini” hatırlatan Kav şunları söyledi: “Eskiden adli makamlara gidilmesi gerekiyordu. Bu da ancak mesai saatleri içerisinde yapılabiliyordu. Ama şiddetin mesai saati yok. Gece de oluyor, hafta sonu da. O yüzden kadınların en kolay ulaştıkları yer olan karakollarda da polisler yetkilendirildi ki, tedbir kararı çıkabilsin. Ama onlar, ‘Ben yetkili değilim. Savcılığa veya Aile Mahkemesi’ne git’ diye sorunu transfer ediyor. Daha da felaketi, başvuru arttıkça polisin tepkisi, bıkkınlık ve başından savma şeklinde oluyor. ‘Ölsen de kurtulsak’ ifadesi kullanan polisler var. Bunlar bizim davalarımızda bildiğimiz gerçekler. Mesela ‘Ölsen de kurtulsak’ dedikleri kardeşimiz Ferdane Çöl İzmir’de öldürüldü. Mesela Gebze’de Mehtap Bülbül boşanmaya çalışırken kocası kaçırmıştı. Ailesi karakolda ‘Telefon sinyallerinden bulamaz mısınız?’ deyince polis, ‘Siz çok Arka Sokaklar dizisi izliyorsunuz’ diyor. Hayatta olan, koruma altındaki bir kadın kardeşimize de, ‘A4 kâğıdımızı bitiriyorsun, çok geliyorsun’ diyorlar.”