Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın önceki gün HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında başlattığı soruşturmanın detayları ortaya çıktı. Savcılık tarafından dokunulmazlığının kaldırılmasını talep edilen Selahattin Demirtaş’ın, hakkında dava açılması halinde 4 ayrı suçtan 19 yıla kadar hapsi istenecek.

“SUÇ İŞLEMEYE ALENEN TAHRİK…”

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, önceki gün HDP İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısındaki açıklamaları nedeniyle Selahattin Demirtaş hakkında başlattığı soruşturma sürüyor.  Demirtaş’ın Diyarbakır’da yaptığı konuşmada hakkında “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, devletin kurum ve organlarını alenen aşağılamak”, “suç işlemeye alenen tahrik etmek”, “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlarını işlediğine karar veren savcılık, Anayasanın 83. maddesine istinaden “dokunulmazlığının kaldırılması” talebinde bulundu.

FEZLEKESİ ADALET BAKANLIĞI’NA GÖNDERİLDİ

Hazırlanan fezleke, TBMM Başkanlığına sunulmak üzere Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderildi. Selahattin Demirtaş, hakkında dava açılması halinde üzerine atılı 4 ayrı suçtan 4 yıldan 19 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

“SİYASİ BİR DAVA…”

Hakkında düzenlenen fezleke hakkında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş “Bugüne kadar yüzlerce soruşturma ve davaya maruz kaldık. Dünkü de bir siyasi soruşturmadır. Hukuki bir yargısal süreç değil, siyasi bir soruşturmadır.” dedi.

Radikal’e değerlendirmelerde bulunan Demirtaş şunları söyledi; “Konuşmamın içerisinde asla suç yoktur. Hakaret yoktur, şiddet ve terör propagandası yoktur. Konuşmamla ilgili cumhuriyet başsavcılığı veya herhangi bir hukukçunun suçlayabileceği tek bir cümle yoktur. Buna rağmen Cumhurbaşkanı talimatıyla partimizi yıpratmak, şahsımda partililerimizi hedef haline getirmek, özellikle yürütülen psikolojik bir kampanyanın parçasıdır bu soruşturma. Dünkü konuşmamda şunu dedim; ‘Türk Ceza Kanunu’nda meşru müdafaa ile ilgili madde var’ dedim. Ve orantılı olmak şartıyla sizi öldürmeye, evinizi partinizi işyerinizi yakmaya gelenlere karşı orantılı olmak şartıyla kendinizi savunabilirsiniz. Ve Türk ceza kanunu bu durumu meşru müdafaa çerçevesinde kabul eder. Ceza kanunun bu maddesini hatırlattım. Ve bu çerçevede Meşru müdafaa hakkınız vardır. Kimseye saldırmadan bunu yapmak zorundasınız dedim. Dolayısıyla ben Türk ceza kanunun bir maddesini hatırlattım. Eğer bunun bir suç olduğunu düşünen varsa açsın Türk Ceza Kanunu maddelerine baksın.”

Kaynak: radikal.com.tr