Alın teriyle iftar ne güzel oluyor. Minibüs esnafıyla beraberdik...

13 Temmuz 2015 - 21:40
Dışarıda güneş,
içeride müzik…

Eskisi gibi kaseti sok çıkar,
arkasını çevir falan yok.

Birinde hala Ferdi Tayfur, diğerinde
rahmetli Müslüm Gürses,
bir başkasında Orhan Gencebay
çalıyor.


Başka isimleri de dinleyen
var elbette. Ancak kendimizi bildik
bileli,
Ferdi Baba, Müslüm Baba ve
Orhan Baba…


Eğer onlar da olmasa bu iş
hiç çekilmezmiş.
               
***
Allah’tan klimalar çalışıyor.

Geçmiş zamanlardaki gibi sadece
camlardan gelecek bir parça rüzgar
beklenmiyor.


Trafik bu ne zaman açık ne zaman
kapalı da olduğu belli olmuyor.

Sıkışınca trafik arabesk müzik de
iyi gidiyor hani.


Alın terleri akıyor direksiyona.
Vites tutan eller ıslanıyor.

İneceği yeri kaçıran müşterilerin
azarı ve 30 metre yürümekten acizler 
yok mu?


İşte o zaman içleri kan kusuyor.
Ama 'müşteri velinimet' ses çıkarmak
olmuyor…

                ***
“Evet başkaaa”

“Köşe var mı”

“Evet hastane yolcusu kalmasın”

“Ücretini ödemeyen var mı? Evveet ücretler”


Bir teyzenin;
“Evladım ben marketin önünde
inecektim”
ya da
bitirim bir abinin;

“Birader merkez caminin orda
indirmeyi unutma.”
Gibi söylemler
hiç eksik olmaz minibüslerde…

Her ne kadar ’Çiçek Abbas’lı ya da
‘Aslan Bacanak’lı günler olmasa da
minibüsle seyahat bazen iyi oluyor...

                ***
İşte minibüsçülerden biri, Kara Murat aradı:
“Derneğimizin iftarı var gelir misin?”
 
Son birkaç yıldır kalabalık iftarlara
gitmekten hep kaçmışımdır. Ama 1970’li
yılların başından beri bu işi yapan
Zeytinburnu çocuğu Kara Murat
Abimizin teklifini geri çevirmek
olmazdı...


“Tamam vitesi artırıp geliyorum.
Yalnız bir şartım var”
dedim.

“Hayırdır” dedi.

“Kapıda birileri Aksaray-Topkapı diye
bağıracak. Arkadan da arabesk çalacak”

dedim.

Gülüştük tabii…
                ***
İftarın verileceği
öğretmenevine vardık.


Kapıda bizleri Zeytinburnu
Minibüsçüler Derneği Başkanı
Sayın Sadık Can ve yönetim kurulu
üyeleri karşıladı.


Her gelen davetliyi oturacakları
masalara götürdüler.

Bize ayrılan masada ezanın okunmasını
beklerken, göz gezdirdik etrafa.


Çoğunun yorgunluğu yüzüne vurmuştu.
Herkes oruçlu değildi. Hiç önemli değil.
Sofra kutsaldı. Hile yoktu.
Aldatma yoktu.

Dolayısıyla hepsinde gurur vardı.

Birlik olmanın ramazanda aynı sofrayı
paylaşmanın mutluluğu vardı.
 
Başkan Sadık Can herkesten sonra
oturdu masaya. Neşeliydi çünkü,
emekler boşa gitmemişti.
                ***
İyi ki o davete icabet ettik.

O yemeklerin parası ayakkabı
kutularıyla değil, para sıfırlayarak değil,
alın terleriyle kazanılmıştı.

Hak ederek, yalansız, dolansız…


-----------------------------------------------------------------------------
EMEKLİ POLİSİN İSYANI UYARI OLABİLİR !

Geçtiğimiz Mayıs ayında emekli bir polis
olan Halis Kahraman’ın 64 bin 225 lira
tutarındaki emekli ikramiyesinin bir
bankanın havuzunda  bekletilmesini
köşemize taşımıştık. Kahraman 15 gün
sonra parasını almış almasına ama paranın
faizi almadığı için BDDK’ya şikayet başvurusu
yapmıştı. Emekli ikramiyesini aldığı Ziraat
Bankası kendisine dönmüş ancak sonuç
beklediği olmamış.

Halis Kahraman şimdi diyor ki, 
 
“SGK'nın bana ilettiğini iddia ettiği,
ikramiye ve maaş bağlandığı tebligat bana
hiç ulaşmadı… Ulaşmamasının nedeni de,
bu tebligatın adi mektup ile gönderilmesidir.
Eğer SGK; bu tebligatı taahhütlü mektup yoluyla
bildirseydi, bu mağduriyet yaşanmayacaktı…
Ayrıca, SGK'da benim cep telefonum ve e-posta
adresim mevcut olmasına rağmen,
SMS atarak yada e-posta yoluyla,bana en seri
yoldan bildirim yapsaydı,mağdur olmayacaktım…

Ziraat bankasının İstanbul'daki Beşiktaş ve
Harbiye şubelerinde mevcut mevduat hesabım ile
iletişim telefonlarım olmasına rağmen,
banka tarafından da bana bildirim yapılmayarak,
mağdur edildim…


Sonuç olarak, bundan böyle emeklilerin
mağdur edilmemesi için SGK ile Ziraat Bankasının
emeklilere emekli ikramiyesi tebligatlarını en kısa
sürede ve en seri şekilde iletişim telefonlarına
SMS atarak ulaştırılması halinde bu mağduriyet
yaşanmayacaktır… 

İlgili makamlara ve kamuoyuna duyurulmasına
vesile olacağınıza inanıyorum.” 
                           
***
Biz sözümüzü tuttuk.
Vatandaşın mağduriyetini bize ayrılan
köşeden dile getirdik.

Artık söz ilgili kurumlarda… 
-----------------------------------------------------------------------

    :

    :

    :

    :

    "Alın teriyle iftar ne güzel oluyor. Minibüs esnafıyla beraberdik..." hakkında Tweetler
    YAZARIN DİĞER YAZILARI
    https://twitter.com/KarsiGazete