Çevre ve Şehircilik Bakanlığı firmaların sokaktaki toplayıcılardan atık almasını yasakladı. Düzenleme ile firmalar, sokakta kağıt toplayan atık kağıt işçilerinden atık alması durumunda 140 bin lira ceza ödeyecek. Düzenleme 500 binden fazla kağıt işçisinin işsiz kalması anlamına geliyor.

İstanbul Tarlabaşı’na 1990 yılında gelen Bayram, baba mesleği olan kağıt toplayıcılığına 15 yaşında başladığını belirtti. Bayram, ‘’Bu iş elimden alınırsa, kökten kalkarsa, biz ne iş yapacağız? Bu işin kalkması demek, biz gariban insanları temizlemek demek. Biz devlet için görüntü kirliliğiyiz demek’’ diye konuştu.

Geleceğimizle oynuyorlar’

‘’Bizim ekmeğimizle, çocuklarımızın geleceği ile oynuyorlar. Çocuklarımızı nasıl okutacağız?’’ diyen Bayram şöyle devam ediyor:

“40-45 yaşından sonra bir yere gidip iş yapamayız. Bu işi yapanların çoğu sabıkalı. Devlet, ‘Sabıkalıları alıyoruz’ diyor, ama gidip işe girmek istediğini söylüyorsun, ‘Hayır efendim bizim sabıkalı sınırımız dolu’ diyor. Halbuki sabıkalı çalışanı yok, çalıştırmıyor. Çünkü başını ağrıtmak istemiyor, demiyor ki belki şu adam ıslah olmuştur. Bu işin bitmesi ne demek; bu işle hayatını kazanan birçok kişinin ya sinyale ya hırsızlığa çıkması demek. Çocuklarımızı okutamazsak ise onların torbacı olması demek.’’



‘Açlık grevi çekeceğiz’

Kendisini bildi bileli kağıt toplama işçiliği yapan Mehmet, çocuklarını çöpten topladıklarıyla geçindiriyor. Mehmet, “Açlık grevi çekeceğiz. Türkiye’deki en son iş bu. Babam bizi büyüttü bu işe soktu. Kimsenin malına karışmadan 10 yaşımdan beri bu işi yapıyorum. Çoluk çocuk ne yiyecek? Bu işi yapan çoğu insan gariban, bu nedenle suç unsuru artacak. Yokluk insanı yuvasından ayırır; en basiti yetimhaneler çocuk dolacak. Okuyan çocuklarımız ne olacak, onları nasıl okutacağız?” diye konuştu.

‘Ya sinyal, ya hırsızlık’

Mustafa 35 yaşında ve 9 yaşından beri kağıt toplayıcılığı yapıyor. Çocuklarını toplayıcılık yaparak besleyip, büyüttüğünü söyleyen Mustafa, ‘’Normal bir işe girsek 1 ay çalıştırıyor sonra çıkartıyorlar. Ya sinyale çıkacağız, ya hırsızlık yapacağız. Tarlabaşı’da yıkılıyor. Bu insanlar nereye gidecek, ne yapacak?’’dedi.



‘Aç kalırız’

Ülkesindeki savaştan kaçarak 4 sene önce Tarlabaşı’na geldiğini ve kağıt toplayıcılığı yapmaya başladığını belirten 17 yaşındaki Suriyeli Muhammed, ‘’ “Abi ne yaparız, Tarlabaşı’da yıkılacak deniyor nereye gideriz aç kalarız abi korkuyorum, tam iş bulmuşken yine evsiz barksız işsiz kalacağız” ifadelerini kullandı.

‘Senin evine gireceğim’

Cihangir’ide 1974 yılından bu yana kağıt toplayıcılığı yapan 52 yaşında Necati abi, ‘’Bu işe beni hayat başlattı, işsiz kalırsak dünya yıkılır. Senin evine, Tayyib’in evine gireceğim. Aç kalırsam, arkamda 100 kişi var’’ dedi.

Kaynak: birgun.net / Anıl Yurdakul