Günün Videosu

"Hükümet, yolsuzluk şüphesi altında!"

CHP'li Aykut Erdoğdu: "Hükümetin Türkiye'yi bir holdinge çevirdiği ve bu holding üzerinden de büyük bir yolsuzluk operasyonu yapılacağı bellidir. Kurulacak bu hükümet yolsuzluk şüphesi altındadır!"
KARŞI GAZETE | RÖPORTAJ

CHP'nin yolsuzluklarla mücadelede en çok öne çıkan ismi, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı olan Berat Albayrak'ın Enerji Bakanı olarak atanmasının arka planını Karşı Gazete'ye anlattı.

Albayrak'ın Çalık Grubu'nun CEO'su olduğu dönemden beri karanlık ilişkiler içinde olduğunu öne süren Erdoğdu, Albayrak'ın özellikle petrol taşımacılığı yapabilmesi için  birçok usulsüz işlem yapıldığını anlattı. "Türkiye Cumhuriyeti'nin Enerji Bakanlığı, AKP'nin mülkü değildir." diyen Erdoğdu, yeni kurulan hükümetin çok büyük bir yolsuzluk şüphesi altında olduğunu iddia etti...

İşte Erdoğdu'nun Enerji Bakanı Albayrak odaklı, yeni hükümet analizi:

ENERJİ İŞİNDEN, ENERJİ BAKANLIĞI'NA...

"Berat Albayrak'ın enerjiyle ilişkisi yeni bir ilişki değil. Albayrak, Çalık Şirketi'nin CEO'su olduğu dönemden itibaren karanlık bir ilişkiler yumağı söz konusu. Bu ilişki ilk Mavi Hat ile doğalgazın taşınması, Rusya ile ilişkilerimizde başladı. Burada ihale ile yapılması gereken bir takım kamusal işler uluslararası antlaşmalara hükümler konularak herhangi bir rekabetçi  ihale yapılmadan doğrudan Çalık Şirketi'ne verildi.

CUMHURİYET TARİHİNİN EN YÜKSEK TUTARLI TEŞVİK BELGESİ, ÇALIK'A VERİLDİ...

Boru hattının yapılması, Ceyhan'a rafineri yapılması gibi... Cumhuriyet tarihinin bilinen en yüksek tutarlı teşvik belgesi, Çalık Holding'e verildi üstelik Çalık'a verilen bu teşvik belgesi daha önce Türkiye Cumhuriyeti petrol ürünleri ile alakalı herhangi bir teşvik vermiyorken, mevzuat değiştirilerek - yani yerleşik teşvik politikamıza çok aykırı olduğu için kararname ve tebliğ değiştirilerek -Ceyhan Rafinerisi`ne de çok önemli teşvik verildi.

ERDOĞAN İLE AYDIN DOĞAN'IN ARASINI; ALBAYRAK BOZDU

Hatta Aydın Doğan ile Erdoğan arasındaki çatışma/ayrışma bu olaylarla başlamıştır ve Doğan OMV isimli Avusturya şirketi ile Ceylan'da  rafineri kurmak için Erdoğan ile görüştüğünde Erdoğan aynen şu cümleyi kullanmıştı: "Bizim Çalık'a söz verdik." Aydın Doğan da bunu noterden tespit ettirerek kamuoyuna açıkladı ve bildiğim kadarıyla Doğan Grubu ile AKP arasındaki ayrışmanın en temel olduğu yer de burası.

KUZEY IRAK PETROLÜNÜ ENERJİ BAKANI ALBAYRAK'IN ŞİRKETİ TAŞIYOR

Bu ilişki artarak devam etti. Özellikle Powertrans diye bir şirket kuruldu. K. Irak'taki bu gürültülü  ortamda Irak Anayasa'sının  tartışıldığı, Kürtler'in defacto bir devlet kurduğu, merkezi hükümetin kabul etmediği bir dönemde Kürt petrollerinin  taşınması konusunda iki naylon şirket açılarak, Cayman Adaları'nda kurulan şirket üzerinden bu petrolün taşındığı burada da rekabetçi bir ihale yapılmadığı, izin ve ruhsatın bu şirkete verildiği, bu şirketin kurucularının  Cayman Adaları'ndaki şirket olduğu ve onların temsilcisinin de Çalık'ın avukatı olduğu net olarak ortaya çıktı.

"BAKAN ALBAYRAK'IN ELİ, ÜÇÜNCÜ HAVALİMANI'NA KADAR UZUYOR..."

Tabi Berat Albayrak da  bu işler içinde bir figür ama Remzi Gür'ün girdiği işler var, Fatih Baltacı'nın girdiği işler var, aslında soyadı bağı ile de bağlı olmayan büyük bir aileden söz ediyoruz. Bütün bu isimleri birleştirdiğinizde ki onlar bir de üçüncü havalimanı müteahhitleri ile birleşiyorlar, Cemal Kalyoncu, Mehmet Cenğiz, Nihat Özdemir... Hatta bu iş kısmen Turkcell'e de uzuyor...

"KOMPLE BİR YOLSUZLUK HOLDİNGİ... BAKAN ALBAYRAK DA O HOLDİNGİN İÇİNDE!"

Komple bir yolsuzluk holdinginden bahsediyoruz. Bütün bu isimlere, ihalesiz, ruhsatsız, başka insanlara verilmeyecek şekilde büyük imtiyazlar tanınıyor, Berat Albayrak da buradaki isimlerin merkez isimlerinden birisi. Nereden biliyoruz? 17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu nedeniyle mahkeme kararı ile yapılan dinlemelerde zaten bunların tamamı ortaya çıktı. Şimdi de Berat Albayrak, enerji işinde... Enerji Bakanı haline getirildi.

"ENERJİ BAKANLIĞI, AKP'NİN MÜLKÜ DEĞİL!"

Türkiye Cumhuriyeti'nin Enerji Bakanlığı, AKP'nin mülkü değildir! Aldıkları yüzde 49’un da mülkü değildir. Aldıkları yüzde 49 ile birlikte, alamadıkları yüzde 51’e karşı da sorumlulukları var. Onun için hukukun dışında, haksız olarak hiçbir işlem yapamazlar. Yaptırmayacağız! Muhakkak bunun hesabını soracağız. Türkiye'de hiçbir yolsuzluk unutulmaz. Devletin arşivine girmiş hiçbir yolsuzluk unutulmaz. Onlar bir takım zaman aşımı kurallarından yararlanacaklarını sanıyorlar ama  onlarca mevzuata göre suç işledikleri için emin olsunlar 50 yıllık zaman aşımları bile onları kurtarmaz.

TÜRKİYE BÜTÇESİNİN YÜZDE 60’I BİNALİ YILDIRIM İLE BERAT ALBAYRAK'A VERİLDİ

Berat Albayrak'ın bu göreve getirilmesi... Bu kadar yolsuzluğun odak ismi haline gelmiş
-bunu ben söylemiyorum belgeler, mahkeme tutanakları, kapatılan soruşturmalar söylüyor- veya Binali Yıldırım'ın Ulaştırma Bakanlığı'na getirilmesi... Kamunun yüzde 60’lık bütçesi  bu iki bakanlık üzerindedir. Üzerine de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı var. Anladığım kadarıyla hanımefendiyle de proje ofisinde çalışılmış, TOKİ ve Belediye projeleri ile çok ilgili bir hanımefendi...

"HÜKÜMET HOLDİNGE ÇEVİRDİĞİ ÜLKE ÜZERİNDEN YOLSUZLUK YAPILACAK"

Bu bakanlıkların yerleştirmeleri, hatta milletvekillerinin pozisyonları hatta seçiminde, bu hükümetin Türkiye'yi bir holdinge çevirdiği ve bu holding üzerinden de büyük bir yolsuzluk operasyonu yapılacağı bellidir. Kurulacak bu hükümet yolsuzluk şüphesi altındadır.

"ERDOĞAN'IN MESAİSİNİN YÜZDE 80’İ, RANT TRAFİĞİNİ AYARLAMAKLA GEÇİYOR"

Biz her zaman rejime yaptıkları müdahaleleri konuştuk, bu çok önemlidir... Laikliğe, milli birliğimize, bütünlüğümüze yapılan doğrudan müdahaleler ama gördüğüm kadarıyla saraydaki Cumhurbaşkanı'nın mesaisinin  yüzde 80’i bu rant trafiğini ayarlamak ile geçmektedir. Kalan yüzde 20`sinde ise muhalefeti çok tartıştıracak  sistemle ilgili, rejimle  ilgili tartışmalar ortaya atılmaktadır ama AKP yönetiminin en büyük derdinin büyük paralar olduğu anlaşılıyor.

"AKP; KONUTLARI VE TOPRAKLARI İHRAÇ KARARI ALDI!"

Bunun sonucu ne olur? Önce Türkiye'nin milli ekonomisi bozulur, milli ekonomisi bozulan bir ülkenin de bağımsızlığı ortadan kalkar. Bunu son Suriye olaylarında da görüyoruz. Altüst olmuş ilişkilerden görüyorsunuz. Ayrıca çok tehlikeli bir şey oluyor; yolsuzlukla sakatlanmış Türkiye ekonomisi artık kendini finanse edecek kaynak yaratamadığı için Türkiye'ye  sokulan  kara veya gri para da artık bu finansman ihtiyacını çözemez hale geldiği için 'konut satışları ihracattır' diye çok tehlikeli bir adım attı AKP yönetimi.

"KONUT VE TOPRAKLARIMIZ, YABANCILARA DAHA UCUZA SATILACAK!"

Bu şu demek: Türkiye'deki halkımıza ait olan konut ve topraklar yabancılara, Türklerden daha ucuza satılacak demektir. Bu da topraklarımızın, konutlarımızın ve milli servetimizin yabancıların eline geçmesi demektir. AKP Hükümeti'nin hovardalıklarını finanse etmek amacıyla kendi vatanımızda, kendi milletimizin mülksüz ve borçlu hale getirilmesidir.

"AKP, AKP'YE OY VERENLER İÇİN DE TEHLİKE HALİNE GELDİ"

Bu son derece tehlikelidir. Bu sadece CHP'ye oy veren seçmen için değil, AKP'ye oy veren seçmen için de söz konusudur. AKP, AKP'ye oy verenler için de büyük bir tehlike haline gelmiştir. Bir an önce bu duruma müdahale etmek zorundayız yoksa bu milletin bekası, konutları, toprak bütünlüğü tehlike altındadır. Yolsuzluk ve çürüme devletin her tarafına bulaştı.  Bunun bir faturası olacak ve bu faturayı bütün millet olarak ödeyeceğiz. "

Burcu Oral Evren | KARSIGAZETE.COM.TR

    :

    :

    :

    :

    ""Hükümet, yolsuzluk şüphesi altında!"" hakkında Tweetler

    DİĞER RÖPORTAJ HABERLERİ

    KARŞI VİDEO
    https://twitter.com/KarsiGazete